|
S
saadet mutluluk sabık önceki, eski sabıka önsuç sabıkalı önsuçlu sabır katlantı, dayanç sabırlı katlantüı, dayançlı sabırsız katlantısız, dayançsız sabırsızlık katlantısızlık, dayançsızlık sabit 1. durağan 2. tanıtlanmış sabitleşmek durağanlaşmak sabotaj 1. baltalama 2. kundaklama sabotajcı 1. baltalayıcı 2. kundakçı sabote etmek 1. baltalamak 2. kundaklamak sabretmek katlanmak, dayanmak sada bkz. seda sadaka acımalık sadakat bağlılık sadakatli bağlı sadalı bkz. sedalı sadasız bkz. sedasız sade 1. yalın, arı 2. gösterişsiz sadece yalnız, ancak sadede gelmek konuya dönmek sadeleşme yalınlaşma, özleşme sadeleşmek yalınlaşmak, özleşmek sadeleştirmek yalınlaştırmak, özleştirmek sadık bağlı sadır olmak çıkmak safha evre, aşama safi katkısız saha alan sahi be. gerçekten sahici gerçek sahiden gerçekten sahip iye, ıs sahne görünçlük sahra çöl sahte düzmece sahtekâr düzmeci saika 1. neden 2. güdü sair başka, öteki sairfilmenam uyurgezer sakıt olmak düşmek sakil 1. ağır 2. çirkin sakin 1. durgun, dingin, sessiz 2. oturan sakinleşmek yatışmak salahiyet yetki salahiyetli yetkili salahiyettar yetkili salamanje yemek odası salim esen, sağlam salimen sağ ve esen olarak samimiyet içtenlik sanatoryum sağaltımevi sansasyon çarpınç, yürek oynatma sansasyonel çarpınçlı, yürek oynatıcı sansür sıkıdenetim sansür etmek 1. sıkıdenetimden geçirmek 2. kırpmak sansürcü sıkıdenetimci santral (merkez karşılığı) 1. özek 2. özeklik 3. özeksel santrfor (sp.) orta akıncı santrfüj merkezkaç sarahat açıklık sarahaten açıkça, açıklıkla sarf dilbilgisi sarf etmek 1. tüketmek 2. kullanmak 3. vermek 4. ödemek sarfınazar etmek 1. bir yana bırakmak 2. bırakmak, -den geçmek sarfiyat gider sâri bulaşıcı sarih açık sathımail eğik düzey sathi yüzeysel, üstünkörü satıh yüzey satir (yz.) yergi satirik (yz.) yergisel say çalışma, emek saye gölge sayesinde yardımıyla, yardım ve yol göstericiliği ile sayfiye yazlık saynsfikşın (science-fiction) bilimkurgu saz çalgı science-fiction (saynsfikşın) bilimkurgu seans 1. oturum 2. kez; süre 3. (sinemada) oynatım sebat direşme, direşim sebat etmek direşmek, direşkenlik göstermek sebatkâr direşken sebatlı direşken sebebiyet vermek neden olmak, yol açmak sebep neden sebze yeşillik, göveri seciye özyapı seda ses sedalı 1. sesli 2. (dilb.) ünlü sedasız 1. sessiz 2. (dilb.) ünsüz sedatif yatıştırıcı sedimantasyon çökelme sefahat eğlence düşkünlüğü sefalet yoksulluk sefaret büyükelçilik, elçilik sefarethane büyükelçilik, elçilik sefer 1. yolculuk 2. savaşa gidiş, savaş 3. kez sefih uçarı sefil 1. yoksul 2. alçak sefine gemi sefir büyükelçi, elçi sefire 1. büyükelçi eşi, elçi eşi 2. (kadın) büyükelçi, (kadın) elçi sehven yanlışlıkla sekreter yazman sekreterlik yazmanlık seks cinsellik seksapel cinsel çekicilik seksiyon bölüm seksoloji cinslikbilim sekte durma, durgu sektör kesim, bölüm selam esenleme selamet esenlik selametlemek uğurlamak selamlaşmak esenleşmek selaset akıcılık selef öncel selektör seçici self determinasyon özbelirlenim self servis kendin seç sema gök, gökyüzü semantik 1. anlambilim 2. s. anlambilimsel 3. anlamsal semavi göksel sembol simge sembolik simgesel sembolist simgeci sembolizm simgecilik semi- (Lat. önek) yarı, yarım seminer topluçalışım sempati 1. yakınlık, sevgi 2. (ruhb.) duygudaşlık sempatik 1. sevimli, canayakın 2. duygudaş sempatizan duygudaş sempozyum bilimsel sunuşma semt kentbölgesi senarist (si.) oyun yazarı sendrom belirgi sene yıl senei devriye yıldönümü senei kebise artıkyıl senet belgit senkron eşzaman senkroni eşzamanlılık senkronik eşzamanlı senkronizasyon eşleme senkronizm eşzamanlık sentaks (dilb.) sözdizim, sözdizimi sentetik bireşimli sentez bireşim septik (fels.) kuşkucu septisizm (fels.) kuşkuculuk ser baş serap ılgım, yalgın serapa baştan başa, büsbütün serbest 1. özgür 2. bağımsız serbesti özgürlük serdetmek ileri sürmek serhat sınır (boyu) seri 1. dizi, sıra 2. hızlı serkeş kafatutan, başkaldıran serlevha (yazıda) başlık sermaye anamal, anapara sermayedar anamalcı sermest esrik sermuharrir başyazar sermürettip başdizici, başdizgici serpuş başlık sertifika 1. belge 2. bitirme belgesi, bitirmelik servet varlık serzeniş başa kakma seviye düzey seviyeli saygıdeğer, saygın seviyesiz bayağı sevk gönderme sevketmek göndermek, yollamak sevkıtabii içgüdü sevkıyat gönderme, yollama işi seyahat gezi, yolculuk seyahatname geziyazısı seyelan akma, akıntı seyirci izleyici seylap su baskını, taşma seyran gezme, gezinme seyretmek izlemek seyrüsefer gidişgeliş seyyah gezgin seyyal akışkan seyyanen eşit olarak seyyar 1. gezici, gezginci 2. taşınabilir seyyare gezegen sezon sürem sıfat (dilb.) önad sıhhat sağlık sıhhatli sağlıklı sıhhiye sağlık işleri sıhhiyeci sağlık görevlisi sıklet 1. ağırlık 2. sıkıntı sıla ulaşma, kavuşma sınıf derslik sır giz sırf 1. salt, yalnız 2. büsbütün, tümüyle sıyanet koruma sıyga (dilb.) kip sibernetik güdümbilim sicil kütük sigorta korunç sihir büyü sihirbaz büyücü sihirbazlık büyücülük sihirli büyülü silahşor savaşçı siluet karaltı sim gümüş sim- (sym-) (Yun. önek) birlikte simetri bakışım simetrik bakışımlı simsar aracı simülasyon öykünüm sin- (syn-) (Yun. önek) birlikte sine- (Lat. önek) -siz sine göğüs sinematik devimbilim sinerji görevdeşlik sinonim eşanlamlı sipariş ısmarlama siper 1. dulda 2. koruyucu engel 3. kuytu siperisaika yıldırımsavar, yıldırımlık sirayet bulaşma, geçme sirayet etmek bulaşmak, geçmek sirkat çalma, hırsızlık sirkum- (circum-) (Lat. önek) çevreleyerek sirkülasyon dolaşım sirküler genelge sirrus saçakbulut sismik sarsıntısal sismograf depremyazar sismoloji deprembilim sistem 1. dizge 2. yol, yöntem sistematik dizgeli, dizgesel sistemli 1. dizgeli 2. düzenli sistemsiz 1. dizgesiz 2. düzensiz sitayiş övme, övüş siyah kara siyasi siyasal skandal utanca ski kayak skrayper kazıcı slogan 1. sav-söz 2. çarpıcı söz smaç çivileme snek bar (snack-bar) sunumluk sofizm (fels.) bilgicilik sohbet söyleşi solidarite dayanışma solidarizm (toplb.) dayanışçılık solipsizm (ruhb.) tekbencilik solüsyon 1. eriyik; çözelti 2. mec. çözüm sosyal toplumsal sosyal statü toplumdurum sosyalist toplumcu sosyalizasyon toplumsallaştırma sosyalizm toplumculuk sosyolog toplumbilimci sosyoloji toplumbilim sosyometri uyumölçüm sömestr yarıyıl spektroskop yayılgıölçer spekülasyon 1. vurgun 2. (fels.) kurgu spekülatif 1. vurgunsal, vurguncul 2. (fels.) kurgusal spekülatör vurguncu sperma atmık, belsuyu spesifik özgül spesiyalist uzman spesiyalite 1. özellik 2. uzmanlık spiker konuşucu spiritualist tinselci spiritualizm (ruhb.) tinselcilik spot benek, benekçik sprey püskürteç stabilizasyon dengeleme stabilize etmek dengelemek stabilize yol sıkıştırma yol stagflasyon duruk şişkinlik staj yetişim stajyer yetişmen stajyerlik yetişmenlik standardize etmek ölçünlemek standart 1. ölçün 2. s. ölçünlü star yıldız statik duruk statü tüzük statüko sürerdurum statükocu sürerdurumcu stenograf imyazar, imyazımcı stenografi imyazım step bozkır stepne yedek teker stil biçem stilistik 1. biçembilim 2. toplubiçem stilizasyon biçemleme stilize etmek biçemlemek stok yığım stok etmek yığımlamak stokaj yığımlama stokçu yığımcı stokçuluk yığımcılık stop dur stop etmek durmak strateji 1. gengüdüm 2. (ask.) ordugüdüm stratejik 1. gengüdümsel 2. (ask.) ordugüdümsel stratosfer katyuvarı stratus katmanbulut striptiz soyunma gösterisi striptizci soyunma göstericisi strüktür yapı strüktüralist yapısalcı strüktüralizm yapısalcılık strüktürel yapısal sual soru suare gece gösterisi sub- (Lat. önek) alt subter- (Lat. önek) alt suflör fısıldayıcı suhunet sıcaklık, ısı suiistimal 1. kötüye kullanma 2. yolsuzluk suikast öldürüm girişimi suikastçı öldürüm girişimcisi sukut düşme sukutu hayal düş kırıklığı sulh barış sulh olmak uzlaşmak sulhperver barışçı, barışsever sulta yetke sumen el altlığı suni yapay supap kapaç super- (süper-) (Lat. önek) üst, üstün supleman ek suples esneklik surat yüz suret 1. görünüş, biçim 2. yol sureta 1. görünüşte 2. yalandan sutyen göğüsbağı suvanyör bakımcı sübjektif öznel sübjektivite öznellik sübjektivizm öznelcilik süblimleşme uçunma sübut gerçekleşme, tanıtlama sübvansiyon para yardımı, destek akça sübvansiyonel yardımsal süfli alçak, aşağılık sühulet kolaylık sühunet sıcaklık sükse gösteriş sükse yapmak ilgi çekmek sükûnet 1. dinginlik 2. durgunluk, dinme 3. susuntu, suskunluk sükût susma, sessizlik sülale soy sop süper 1. üstün, en üstün 2. en güçlü, en büyük 3. en iyi süper- (super-) (Lat. önek) üst, üstün sürat hız sürmenaj beyin bitkinliği sürpriz şaşırtı sürrealist gerçeküstücü sürrealizm gerçeküstücülük süspansiyon (kim.) asıltı süvari atlı sym- (sim-) (Yun. önek) birlikte syn- (sin-) (Yun. önek) birlikte
|
|
Öneri ve desteklerinizle siz de katkıda bulunmak ister misiniz? |